fbpx
skip to Main Content
(24) 98851-7064 contato@primatasboards.com.br Minha conta | Login/registro

İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

Bu mahkemenin bağımsız ve tarafsız bir mahkeme olması gerekmektedir. İtiraz, hükmü veren Disiplin mahkemesinin teşkilatında kurulduğu komutana veya askeri kurum amirine yapılır. İtiraz sebepleri yazılı olarak verilebileceği gibi sanığın en yakın amirine yapılacak beyan üzerine düzenlenecek bir tutanak şeklinde de olabilir. İtiraz kural olarak hükmün kanuna aykırılığı sebebine dayanır. Hukuki bir kuralın uygulanmaması yahut yanlış uygulanması kanuna aykırılıktır.

  • Bu süre içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir.
  • Maddesinde “hizmetin aksamaması” koşulu getirildiği halde, failin fiili nedeniyle hizmet aksamış ise, ne olacağı hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır.
  • Sonuç, ilgili valiliğe bildirilir ve valilik tarafından başvuru sahiplerine on gün içinde bilgi verilir.

Devlet memurlarının yükümlülükleri genel olarak 657 SK’nun “Ödev ve Sorumluluklar” başlıklı ikinci bölümünde 6-16. Ancak Devlet memurlarının yükümlülükleri bu maddelerle sınırlı değildir. Başka mevzuat hükümlerinden ve yaptıkları görevden kaynaklanan yükümlülükleri de vardır[165]. Ödev ve yasaklara aykırı davranışlar 657 SK’nun 125. “Askeri öğrenci, er ve erbaşlar tarafından okunması veya bulundurulması Genelkurmay Başkanlığınca yasak edildiği bildirilen kitapları, dergileri ve her türlü yazıları okuyan veya bulunduranlar 15 güne kadar oda hapsi cezası ile cezalandırılırlar” (477 SK m.61). Suçun faili üst veya amir konumunda bulunan asker kişilerdir. Devlet memurlarının emrinde çalışan askerlerle aralarında astlık-üstlük ilişkisi bulunmadığından, onlar tarafından bu suç işlenemez. Ancak amir olan asker kişilerin, emirlerinde görevli Devlet memuru aleyhine bu suçu işlemeleri mümkündür.

Yetkisiz makam tarafından verilen bir memuriyetten çıkarma cezasının yüksek disiplin kurulunun icazet veya onay vermesiyle sağlıklı hale gelmesi de mümkün değildir[376]. Bu durum hem disiplin cezası verme yetkisinin münhasır yetki özelliği taşımasının, hem de belirli bir kurula ait olan bir yetkinin bir başka kurula ya da makama devrinin işin niteliğine uygun düşmemesinin bir sonucudur[377]. 657 SK’ya göre, disiplin kurullarının görevleri; kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına ilişkin olarak karar vermek (m.126/1) ve disiplin amiri tarafından verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı (bir üst disiplin amirinin bulunmaması şartıyla) yapılacak itirazları sonuçlandırmak (m.135/1) şeklinde belirlenmiştir. Soruşturma sonucunda Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilip, yüksek disiplin kurulunca bu teklifin reddi halinde, atamaya yetkili amir doğrudan bir alt ceza olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezası veremez. Bu cezayı verebilmesi için disiplin kurulunun kararının da alınması gerekmektedir[372]. Soruşturmacıların tanıklara ve bilirkişilere yemin teklif etmesi mümkün değildir. Maddesinde, yüksek disiplin kurullarının inceleme ve araştırma yöntemleri arasında yeminli tanık ve bilirkişi dinlemek de sayıldığından, yüksek disiplin kurulunun cezalandırma yetkisine giren suçlarda soruşturmacıların bu yetkiye sahip olduğu kabul edilmektedir[355]. Maddesinde disiplin amirinin disiplin cezası verirken cezayı hafifleten nedenler yoksa cezaları şiddetli vereceği düzenlenmiştir. Ceza hukuku sisteminde ancak ağılaştırıcı nedenlerin varlığı halinde cezaların alt sınırdan uzaklaşarak verilebileceği düzenlenmişken AsCK’da bunun tam tersi bir düzenlemeye gidilmesi, askerlik hizmetinde disiplinin temel değer olduğundan kaynaklanmaktadır. Yukarıda, tek fiile tek ceza verilmesi ilkesi nedeniyle, bir disiplin suçuna sadece bir disiplin cezası verilebileceğini ya da bir adli suça sadece bir adli ceza verilebileceğini belirttik.

Ancak madde hükmünü anlamak için tamamına bakmak ve ayrıca ilgili bazı hükümleri dikkate almak gerekmektedir. Kanunun 181’nci maddesinde, disiplin cezasının veren tarafından kaldırılamayacağı ve değiştirilemeyeceği, cezanın ancak ilgilinin şikayeti veya ceza veren amirin onun lehine yapacağı müracaat üzerine kaldırılabileceği, yanlış veya yetkisiz üst tarafından verilen disiplin cezalarının daha yüksek makam tarafından kaldırılabileceği veya değiştirilebileceği belirtilmektedir. Kanuna göre; daha üst makamdaki amirler de şikayet veya amirin talebiyle yada denetim yoluyla diplin cezasını kaldırabilir veya değiştirebilirler (m\. Özel https://casinom-hub.com/ stratejileri geliştir, kazanma şansını arttır. mostbet türkiye\.183, 188, 189). Bununla birlikte, ceza, tebliği müteakip infaz edilir (m.182) ve yapılan şikayet cezanın infazını geri bırakmaz (m.188/3). Gerek cezanın infaz zaman aşımı, gerek şikayetin yapılması zamanı tebliğden bir gün sonra işlemeye başlamaktadır (m.186, 188/2).

Disiplin cezalarının verilmesinde disiplin kurulları açısından bağlı yetki doğuran ve cezalandırma yetkisini sınırlayan süreler zamanaşımı süreleridir. Bu nedenle kurulların karar verme sürelerini cezalandırma yetkisini düşüren bir süre gibi görmek, kanunda olmayan yeni zamanaşımı sürelerinin kabulü anlamına gelecektir. Nitekim Danıştay[384] ve AYİM[385] belirtilen sürelere uyulmamasının görevlilerin sorumluluğunu gerektirebileceğini, ancak bu durumun verilen cezayı veya alınan kararı kanuna aykırı hale getirmeyeceğini kabul etmektedir. Disiplin suçunun doğrudan doğruya amire yönelik işlenmesi (örneğin amire saygısızlık) halinde disiplin amirinin faili 477 SK’nun 7. Maddesi uyarınca doğrudan doğruya kendi yetkisi dâhilinde cezalandırmasına kanuni bir engel yoktur. Ancak suçtan zarar gören bir kişinin objektif olamayacağı ve dolayısıyla da suç ile ceza arasındaki adil dengeyi suçlu aleyhine kullanabilme ihtimalinin kuvvetli olduğu göz ardı edilmemelidir. Hukukun genel bir ilkesi de hiç kimsenin kendi davasında yargıç olamayacağı (nemo judex in causa sua) ilkesidir[331]. Bu nedenle faili doğrudan doğruya kendisi cezalandırmayıp disiplin mahkemesine sevk etmesi daha uygun olacaktır. Yine ceza uygulamasında eşitlik ve adaleti sağlama bakımından, disiplin tecavüzlerinde hangi eyleme kaç gün süreyle hangi disiplin cezasının verileceğini gösteren ayrıntılı bir çizelge de bulunmaktadır. Ancak bu çizelge disiplin amirini bağlayıcı değildir. Bu çizelgenin uygulamada genelliği sağlamak bakımından örnek olarak hazırlandığı anılan Yönergede de belirtilmektedir. Bir kimsenin kişilik haklarını ihlal edcek şekilde video, resim, haber, yorum vb.

(3) Üst Kurul üyeleri, üyelikleri süresince Kuruldaki görevlerinden ve seçilerek geldikleri görevlerinden alınamaz. Ü) Üst Kurulun ana stratejisi ile amaç ve hedeflerine uygun olarak hazırlanan bütçesini görüşmek ve karara bağlamak. Ş) Gerekli hâllerde geçici veya belli bir ihtisas gerektiren nitelikteki işler için hizmet satın almak. R) Medya okuryazarlığının toplumun tüm kesimlerini içerecek şekilde yaygınlaştırılması amacıyla, başta Millî Eğitim Bakanlığı olmak üzere diğer kamu kurumları ile işbirliği yapmak. P) Taşınmaz alımı, satımı, kiralanması ve tahsisi konularını karara bağlamak. I) İdarî konulardaki diğer görevleri yerine getirmek. G) Üst Kurulun diğer kuruluşlarla ilişkilerini yürütmek ve Üst Kurulu temsil etmek.

İkinci Dünya Savaşının neden olduğu yakıp yıkmalar, öldürmeler, korku ve dehşet, dünya kamuoyunda, insanlık için sürekli bir barışın kurulması, insanlığın diktatörlük tehlikesine ve baskılara karşı korunması isteğini doğurmuştur[448]. Görüşmeler sonucunda Avrupa’nın demokrasi bağlamında bireylerin özgürlüğü, siyasal özgürlük ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayalı olarak bir kurum oluşturmak konusunda görüş birliğine varılmış ve bunun sonucunda Avrupa’nın ilk siyasal kuruluşu olan Avrupa Konseyi kurulmuştur. Avrupa Konseyine ilişkin statü on devlet tarafından 5 Mayıs 1949’da Londra’da imzalanmış ve 3 Ağustos 1949’da yürürlüğe girmiştir[449]. Konsey oluşturulurken devletler demokrasi anlayışlarını da belirtmişlerdir. Konseyin statüsünün başlangıcında ilk kez gerçek demokrasiden bahsedilmekte, gerçek demokrasinin birey özgürlüğü ve hukukun üstünlüğüne dayandığı belirtilmiştir[450]. Maddesinde, Milli Savunma Bakanı tarafından verilebilen uyarma ve kınama disiplin cezalarının kesin olduğu belirtilmiş, bu cezalara karşı bir idari başvuru yolu düzenlenmemiştir. Disiplin cezası hangi amir tarafından verilmişse, şikâyet o amirin bir üstü olan amire yapılır. Dolayısıyla eğer disiplin cezası en yakın amir tarafından verilmemişse, şikâyet dilekçesi ona verilir. Şayet disiplin cezası ilk amir tarafından verilmişse, bu amir atlanacak, onun üstü olan amire doğrudan doğruya yapılacaktır. Örneğin, bölük komutanı olan bir subay tabur komutanından şikâyetçi ise, bu şikâyetini doğrudan doğruya alay komutanına yapar. Ancak bölük komutanlığında görevli bir er tabur komutanından şikâyetçi ise, şikâyetini ilk amiri olan bölük komutanına yapacak, bölük komutanı da, tabur komutanını atlayarak şikâyet konusunu doğrudan doğruya alay komutanına iletecektir[433]. Şikâyet haklı olmakla birlikte bu usule uyulmamışsa, fiil disiplin tecavüzü oluşturacak, disiplin amiri dilerse disiplin cezası verebilecektir[434].

Bu konudaki tek ölçüt; fiilin askeri terbiyeyi bozması ve hiçbir yaptırım içeren kanun maddelerine uymamasıdır. Disiplin amirleri, mahiyetinin herhangi bir hareketini askeri terbiyeyi ve disiplini bozduğu gerekçesiyle disiplin tecavüzü olarak nitelendirip cezalandırabilmektedir. Amirler verilen geniş takdir yetkisi karşısında disiplin cezalarına karşı yargı yolunun kapalı olması,  personelin haksız yere cezalandırılmaları durumunda hak arama yolunu kapatmaktadır. Yukarıda da bahsedildiği üzere mevzuat hükümlerine aykırılık halinde işyeri ruhsatının iptal edilmesi, bu itibarla işyerinin kapatılması mümkündür. Keza, işin durdurulması, işletmenin faaliyetten men edilmesi durumları da gündeme gelebilir. Fakat uygulamada, keyfi bazı yaptırımlar uygulanabildiği gibi birtakım usule aykırı işlemler yapılarak işyeri ruhsatının iptal edildiği durumlarla da karşılaşılabilmektedir.

Zira her bağımsız devletin kendi yargıyetkisinin sınırlarını oluşturma ve kendi ceza yargısının ilkelerini belirlemeyetkisini elinde bulundurduğu kabul edilmektedir. Bu bakımından, uluslararasıhukukta kabul görmüş genel ilkelere göre hareket etmekle birlikte, devletlerinkendi ceza yargısı alanını oluşturması tabidir. Bu içerik, yer ve erişim sağlayıcıların önemli bir kısmının yurtdışında olduğu dikkate alınmalıdır. Zira kural zaten suç teşkil ettiğibelirtilen içeriğin içerik ve yer sağlayıcısının yurt dışında olması halindeidari tedbir uygulanmasını öngörmektedir. Dolayısıyla içeriğin çıkarılmasınailişkin yükümlülük küresel olarak hizmet veren ve yurtdışında yerleşik yersağlayıcılar bakımından bu kişilerin tabi oldukları hukuklar bakımındanuygulanamaz niteliktedir. İçerik sağlayıcı bakımından içeriğin çıkarılmasınailişkin bir yükümlülük getirilebilecek olsa da yer sağlayıcılara böyle biryükümlülük getirilmesi uluslararası hukukta hâkim yetki ve uygulama alanıilkesiyle bağdaşmayacaktır. Tebligat, yetkili makamlarca birtakım hukuki işlemlerin, buişlemlerin hukuki sonuçlarından etkilenmeleri amaçlanan kişilere kanuna uygunşekilde bildirimi ve bu bildirimin usulüne uygun olarak yapıldığınınbelgelendirilmesidir. İşlemlerin kendilerine bağlanan hukuki sonuçlarıdoğurabilmesi için usulüne uygun olarak muhatabına bildirilmesi gerekir.Böylece tebligata bağlanan süre işlemesi, bazı yükümlülüklere katlanılması vb.muhataptan beklenebilir hale gelsin. Usulüne uygun olarak yapılan tebligat,Anayasa’da güvence altına alınmış olan iddia ve savunma hakkının tam olarakkullanılabilmesinin ve bireylere tanınan hak arama özgürlüğünün en önemligüvencelerinden biridir. Muhatabın, tebligat konusu işlemden usulüne uygunolarak bilgilendirilmesi, hakkaniyete uygun yargılamanın da bir gereğidir.

İnternet ortamında yapılan yayınlar vasıtasıyla suç işlendiğine dair “yeterli şüphe” oluştuğunda içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararı verilebilir. Içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararı verilebilmesi için “yeterli şüphe” aranmasının nedeni, yeterli şüphe kavramının savcılık tarafından bir iddianameyle ceza davası açılmasının önşartı olmasıdır. Sulh Ceza Hakimliği, kişilik haklarının ihlali nedeniyle başvuruyu en geç 24 saat içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Bu karara karşı sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir. Bilirkişiye yemin verdirilerek bu hususa ilişkin yemin tutanağı düzenlenir. Bu tutanak, bilirkişi ve bilirkişiyi görevlendiren kişiler tarafından imzalanır. Bilirkişiye incelemenin konusu, sınırları, bilirkişinin cevaplaması gereken sorular, raporun verilme süresi ve gerekli görülen diğer hususlar yazılı olarak bildirilir. Ayrıca inceleme konusuna ilişkin belgelerin aslı veya onaylı bir sureti dizi pusulasına bağlanarak bir tutanak ile bilirkişiye teslim edilir.

Deixe um comentário

O seu endereço de e-mail não será publicado. Campos obrigatórios são marcados com *

Back To Top
Precisa de ajuda?
Atendimento: das 09:00 às 17:00